İsrail'in Gizemli Yeni Denizaltısını Denize İndirdi

İsrail'in en yeni denizaltısı INS Drakon ('Dragon'), Almanya'nın Kiel kentinde suya indirildi.

TAKİP ET

INS Drakon Denizaltısı, geçtiğimiz saatlerde Almanya'da denize indirildi. Yeni denizaltı, özellikleri bakımından bir süre boyunca İsrail'in en gizli deniz platformlarından biri olacak.

Halihazırda kullanımdaki 5 adet Dolphin-I/II sınıfı denizaltının, nükleer başlıklı füzeler taşıdığı kabul ediliyor. Son denizaltı INS Drakon ise birkaç saat önce Almanya'nın Kiel kentinde sessizce denize indirildi. Denizaltının, yeni ve daha büyük füzelere sahip olduğu görülüyor.

İsrail'in en yeni denizaltısı INS Drakon (‘Dragon'), Almanya'nın Kiel kentinde suya indirildi.

INS Drakon, İsrail'in denizaltı kabiliyetlerinde önemli bir gelişmeye işaret ediyor. Dolphin-II sınıfının bir varyantı olan INS Drakon, daha önceki tüm İsrail denizaltılarından daha büyük ve ilk iki Dolphin-II denizaltısından çok daha uzun. Daha da dikkat çekici olan ise devasa yelkeni (sail). Bu yelkenin, geminin belirleyici özelliği olan gelişmiş yeni füzeleri içerdiği üzerinde duruluyor.

Naval News'e göre; Dolphin-II, AIP'ye (havadan bağımsız tahrik sistemi) uyum sağlayabilmek için orijinal Dolphin-I'e kıyasla zaten uzatılmış bir gövdeye sahipti. Yeni gövde eklentisi, denizaltıyı daha da uzun hale getirmektedir. Mevcut bilgilere göre, devam niteliğindeki Dakar sınıfı, Drakon ile yaklaşık aynı uzunlukta olacak ve benzer şekilde uzatılmış bir yelkene sahip olacaktır. Dolayısıyla INS Drakon, Dolphin sınıfı ile gelecekteki Dakar sınıfı İsrail denizaltıları arasında bir köprü olarak düşünülebilir.

Denizaltılar daha önce de yelken içinde füze siloları ile donatılmıştı. Sovyetler Birliği'nin ilk özel yapım balistik füze denizaltıları olan Hotel ve Golf sınıfları bunu yapmıştı. Yakın geçmişte Kuzey Kore daha küçük denizaltılara daha büyük füzeler yerleştirmek için bu teknikten yararlandı. Ancak Alman tasarımı denizaltı, bu özelliğe sahip ilk gerçek modern tasarımdır.

Kaba tahminlere göre daha uzun gövde ve yelken yaklaşık 2 metre genişliğinde, 4 metre uzunluğunda ve 11 metre derinliğinde bir alan yaratmaktadır. Bu alana iki büyük füze silosu ya da daha büyük olasılıkla 4-8 küçük füze silosu yerleştirilebilir. Ayrıca nükleer silahlı olabilecekleri de makul bir varsayımdır.

Büyük yelken için başka açıklamalar da düşünülmelidir. Muhtemelen özel kuvvetler ekipmanıyla ilgilidir. Ya da otonom sualtı araçları (AUV'ler), insansız hava araçları (UAV'ler), dolanan mühimmatlar ve hatta bir kurtarma denizaltısı için bir hangar olabilir. Ancak bunların hiçbiri füze hipotezi kadar ikna edici değil.

Yeni Füzeler

Denizaltının sahip olduğu yeni füzelerin tam niteliği, şu an için ancak tahmin edilebilir. Balistik füze oldukları, muhtemelen güdümlü bir terminal aşamaya sahip oldukları söylenebilir. Her ne iseler, İsrail bunu gizli tutuyor.

Füze tüplerinin yelkenin altındaki gövdeye yerleştirilmesi, güverte kaplamasının altına yerleştirilmeleri gerekenden çok daha uzun füzelere olanak sağlamaktadır. Yelken olası uzunluklarına birkaç metre eklese de ağırlık ve stabilitenin yine de göz önünde bulundurulması gerekiyor.

İlginç bir şekilde, yelkendeki yeni füzelere rağmen, denizaltının pruvasında hala dört ekstra torpido kovanı bulunmaktadır. Bunlar önceki Dophin-I ve II sınıfı denizaltılardan farklı görünmemektedir. Ekstra tüpler normal 533 mm (21 inç) torpido tüplerinden daha büyüktür. Bunların İsrail tarafından geliştirilen seyir füzelerine tahsis edildiği anlaşılmaktadır. Bu füzeler nükleer silahlı olabilir ve İsrail'in nükleer caydırıcılığının bir parçasını oluşturduğuna inanılmaktadır.

Silahlanma Hakkında Yeni Bir Gizem

Nükleer harp başlıklı seyir füzeleri için hem torpido tüplerine hem de dikey fırlatma tüplerine sahip olmak analistleri şaşırtabilir. Bu da yeni füzelerin doğrudan seyir füzelerinin yerini almayacağını düşündürmektedir.

Bunun bir açıklaması, yeni silahların denizaltı hizmete girene kadar hazır olmayacağıdır. Drakon denizaltısı, yeni füzeleri test etmek için kullanılabilir. Dolayısıyla torpido kovanlarının muhafaza edilmesi geçiş sürecinde nükleer caydırıcılığın devam etmesini sağlayacaktır.

Muhtemelen füzelerin bir seti konvansiyonel, diğeri ise nükleer silahlı olacaktır. Bu, nükleer caydırıcılığı simültane olarak sürdürürken kara saldırı görevlerine izin verecektir.

Denizaltının yeteneklerini deşifre etmek biraz zaman, muhtemelen yıllar alabilir. Nitekim İsrail Donanması mevcut denizaltılarının bazı yönlerini gizli tutuyor, bu nedenle hepsini asla öğrenemeyebiliriz. Ancak yeni görüntüler geldikçe bulmacanın bazı parçaları yerine oturabilir.

Bakmadan Geçme