Cumhurbaşkanı Erdoğan: 2023'ü hayat pahalılığı belasından kurtuluşumuzun dönüm noktası haline getirmek istiyoruz
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yüksek enflasyonun ve hayat pahalılığının maliyet artışları dışındaki fırsatçılığa ve psikolojik sebeplere dayalı sebeplerini ortadan kaldırmak için yoğun çaba harcadıklarını belirterek, 'Yılbaşından itibaren işçi, memur, emekli maaşlarına yapılacak artışların fırsatçıların aç gözlülüğü sebebiyle kısa sürede eriyip gitmesine rıza gösteremeyiz. Önümüzdeki aylarda enflasyonun adeta tepetaklak aşağı ineceğine beraberce şahit olacağız. Cumhuriyetimizin 100. yılı 2023'ü diğer sevinçler yanında hayat pahalılığı belasından kurtuluşumuzun da dönüm noktası haline getirelim istiyoruz' dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) partisinin grup toplantısında konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçtiğimiz cuma günü TBMM Genel Kurulunda kabul edilen 2023 yılı merkezi yönetim bütçesinin Türkiye'ye ve vatandaşlara hayırlı olması temennisinde bulunarak, “Cumhurbaşkanı Yardımcımız Fuat Oktay'ın 21 Ekim'deki sunuşu ile başlayan bütçe müzakereleri komisyonlarda 36 gün, genel kurulda 12 gün boyunca sürdü.
Bu süreç boyunca söz alan 262 milletvekili, değerlendirmeleri ile bütçe görüşmelerinde bilfiil yer aldı. Sonuçta yaklaşık 4,4 trilyon lira gideri ve 3,8 trilyon lira geliri olan bir bütçeyi ülkemize kazandırdık. Hükümetlerimizin 20. ve cumhuriyetimizin 100. yılı bütçesinin ilk hazırlık aşamalarından kanunlaşmasına kadar geçen sürede emeği, katkısı olan herkesi tebrik ediyorum” dedi.
“Vizyon, program ve proje yoksunu muhalefet partileri bu bütçe görüşmeleri boyunca kifayetsizliklerini göstermeye devam etmiştir”
Genel Kurulda 12 gün boyunca süren oturumlarda birkaç tatsız görüntü dışında demokratik olgunlukla müzakereleri yürüterek sonuçlanmasını sağlayan milletvekillerine teşekkür eden Erdoğan, “Bu bütçeyi de milletin bütçesi olarak hazırladık ve inşallah öyle de uygulayacağız. Vizyon, program ve proje yoksunu muhalefet partileri bu bütçe görüşmeleri boyunca kifayetsizliklerini göstermeye devam etmiştir. Nitekim bütçe tartışmalarında muhalefetin tutumuna baktığımızda cumhuriyetimizin 100 yıllık serencamının muhasebesini yapan bir akıl göremiyoruz.
Ülkemize kazandırdığımız eser ve hizmetlerin takdirini yaparak daha fazlasına talip olan bir irade göremiyoruz. Bölgesel ve küresel gelişmeler ışığında ülkemizin önündeki fırsatları ve tehditleri değerlendiren bir analiz göremiyoruz. Cumhuriyetimizin ikinci asrına dair bir vizyon da göremiyoruz. Bunların yerine cevabı defalarca verilmiş yalanları, iftiraları, çarpıtmaları temcit pilavı gibi tekrarlayan, ellerine tutuşturulmuş notları sorgulamadan okutan bir zihniyetin hesaplarına ve hezeyanlarına hep beraber tekrar şahit olduk. Sadece bu tablo bile kimlerin ülkenin ve milletin derdi ile dertlendiğini, kimlerin başka gündemlerin peşinde sürüklendiğini ispata yeterlidir. Bizim ise milletimize sözümüz bakidir” diye konuştu.
Eğitim ve sağlıkta gelinen nokta ile atılacak adımlar
Eğitimde anaokulundan liseye kadar her seviyede 351 bin yeni derslik yaptıkları bilgisini paylaşan Erdoğan, “750 bin yeni öğretmen atadık. 131 yeni üniversiteyi faaliyete geçirdik. Yükseköğrenim yurt yatak kapasitesini 850 bine yükselttik. Önümüzdeki dönemde her seviyede eğitim kalitesini daha artıracak, evlatlarımızı geleceğe en iyi şekilde hazırlamayı sürdüreceğiz.
Sağlıkta kapsamlı ve etkin reformla her bir insanımızı kucaklayan bir sağlık sistemi kurduk. Şehir hastaneleri ve diğer yatırımlarla ülkemizi dünyanın en iyi sağlık altyapısına kavuşturduk. Önümüzdeki dönemde ülkemizi bölgesinin ve dünyanın sağlık merkezi yapacak, hizmet kalitesini daha da yukarı çekecek yatırımlara devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
"Ülkemizi terör örgütlerinden ve suç çetelerinden arındırdık"
Erdoğan, adalette temel kanunların yenilenmesinden hakim-savcı sayısının artırılmasına, demokratik reformlardan verilen hizmetlerin kolaylaştırılmasını
sağlayan düzenlemelere kadar çok sayıda adım attıklarını ifade ederek, "Önümüzdeki dönemde milletimizin hukuk sistemine olan güvenini daha da güçlendirerek, devlet ve toplum hayatının üzerine bina edildiği adaleti daha da yücelteceğiz.
Güvenlikte ordumuzu, emniyetimizi, jandarmamızı, istihbaratımızı insan gücünden teknolojiye kadar her alanda güçlendirerek, ülkemizi terör örgütlerinden ve suç çetelerinden arındırdık. Önümüzdeki dönemde ülkemizin güvenlik altyapısını bölgesel ve küresel tehditlere karşı daha etkin şekilde korunmamızı sağlayacak donanıma kavuşturmayı sürdüreceğiz” diye konuştu.
"Daha fazla vatandaşımızı sosyal destek şemsiyemizin altına alacağız"
Sosyal hizmetlerde yaşlıdan engelliye, çocuktan kadına, şehit yakını ve gaziden garip gurebaya kadar yardıma ihtiyaç duyan her vatandaşın yanında yer aldıklarını, kimseyi sahipsiz bırakmayacak bir sistem kurduklarını söyleyen Erdoğan, “Önümüzdeki dönemde değişen şartlara ve ihtiyaçlara göre daha fazla vatandaşımızı sosyal destek şemsiyemizin altına alacağız.
Ulaştırmada bölünmüş yol uzunluğumuzu 6 bin 100 kilometreden 29 bin kilometreye, otoyol uzunluğumuzu bin 714 kilometreden 3 bin 633 kilometreye, tünel uzunluğumuzu 50 kilometreden 665 kilometreye, köprü ve viyadük uzunluğumuzu 311 kilometreden 730 kilometreye çıkardık. Ülkemizi ilk defa hızlı tren hatları ile tanıştırdık. Şehirlerimizi raylı sistemlerle ördük.
Dünya çapında dev projeleri hayata geçirdikçe önümüzdeki dönemde bu altyapısı ülkemizin gelişmesine, kalkınmasına, büyümesine daha çok katkı verecek şekilde geliştirmeye devam edeceğiz” diye konuştu.
"Önümüzdeki dönemde Karadeniz doğal gazını, Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nin ilk ünitesini vatandaşlarımızın hizmetine sunacağız"
Enerjide kurulu gücü üç katından fazla artırarak 103 bin megavatın üzerine çıkardıklarını belirten Erdoğan, “Yerli ve yenilenebilir kurulu gücümüzü hızla geliştirerek yüzde 65 seviyesine yükselttik. Avrupa şu anda doğal gazda felaketler yaşıyor. Doğalgazı 81 il dahil 685 yerleşim yerimize yaygınlaştırdık. Önümüzdeki dönemde Karadeniz doğal gazını, Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nin ilk ünitesini vatandaşlarımızın hizmetine sunacak, yeni keşifler ve yatırımlarla enerjide dışa bağımlılığımızı tamamen ortadan kaldırana kadar çalışacağız.
Sanayide verdiğimiz destekte ve yaptığımız altyapı yatırımları ile sadece organize sanayi bölgelerimizdeki işletme sayısını 11 bin seviyesinden 56 bine, buralardaki istihdamı 415 binden 2,3 milyona çıkardık. Savunma sektörü başta olmak üzere pek çok alanda dünya çapında rekabet gücü kazandık. Önümüzdeki dönemde üretimi ve ihracatı teşvik ederek sanayimizi orta ve yüksek teknoloji ağırlıklı bir yapı ile daha da güçlendireceğiz” dedi.
"TOKİ vasıtası ile 1 milyon 170 bin konutun altyapısını, çevre düzenlemesini, sosyal tesisleri hizmete sunduk"
Şehircilikte TOKİ vasıtası ile 1 milyon 170 bin konutun altyapısını, çevre düzenlemesini, sosyal tesisleri hizmete sunduklarını belirten Erdoğan, “Millet bahçeleri ile şehirlerimize yeni hayat alanları kazandırdık. Atık su arıtma ve katı atık düzenleme tesisleri ile çevreyi koruduk, iklim değişikliği ile mücadeleyi başlattık.
Önümüzdeki dönemde 500 bin konut, 1 milyon konut amaçlı arsa, 50 bin iş yeri kampanyası ile milyonlarca insanımızı ev ve iş yeri sahibi yapmayı, iklim değişikliğine karşı ülkemizi hazırlamayı sürdüreceğiz. Tarımda bu sektörün milli hasılasını 37 milyar liradan yaklaşık 677 milyar liraya çıkardık. 716 yeni baraj, 615 yeni hidroelektrik santrali, 299 yeni içme suyu tesisi, bin 614 yeni sulama tesisi inşa ettik. Arazi toplulaştırma ile verimi artırdık” dedi.
“Bu ülkeyi tek parti faşizmine bırakmayan milletimize olan güvenimiz tamdır”
2023 hedefleri ile cumhuriyetin ilk 100 yılında yapılanları üçe, beşe, ona katlayan eser ve hizmetleri Türkiye'ye kazandırdıklarını ifade eden Erdoğan, şunları söyledi:
“Türkiye Yüzyılı vizyonu ile cumhuriyetimizin yeni yüzyılında dünyanın en büyük on ülkesi arasına girme hedefiyle çok daha büyük başarıları milletimizin emrine sunmakta kararlıyız.
Yeni nesillere bırakacağımız en büyük mirasın demokrasi ve kalkınma altyapımızı tüm unsurları ile tamamlayarak, Türkiye'yi küresel düzeyde güç ve iddia sahibi bir ülke haline getirmek olduğuna yürekten inanıyorum. Bizim milletimize söylediğimiz söz de verdiğimiz taahhüt de gençlerimize aşılamaya çalıştığımız özgüven ve umut da budur.
Varsın birileri kendi içlerindeki kavgayı, itişmeyi, atışmayı, hırsı, rekabeti sürekli bize saldırarak örtmeye, gizlemeye, saklamaya çalışsın. Milletimiz o engin feraseti ile herkesi hakkında ve hakkaniyetin tartısına çıkarmayı, oradaki okkasına göre davranmayı çok iyi bilir. Bu ülkeyi tek parti faşizmine, vesayetin cenderesine, darbecilerin nobranlığına, terör örgütlerinin vahşetine, emperyalistlerin senaryolarına bırakmayan milletimize olan güvenimiz tamdır.”
“Biz bugüne kadar Allah'tan başkasına boyun eğmedik, milli iradenin üzerinde güç tanımadık. İnsan için ancak çalıştığı kadarı vardır emri ilahisinden başka rehber edinmedik” diye Erdoğan, “insanı yaşat ki devlet yaşasın” düsturundan şaşmadıklarını ifade etti.
“Eser ve hizmet yarışından asla kopmadık”
Erdoğan, mazlumların ve mağdurların duasından daha etkili bir destek aramadıklarını dile getirerek, “Özgürlük ve hak mücadelesinden öte gaye taşımadık. Eser ve hizmet yarışından asla kopmadık. Yolumuz hep geleceğe dönük olarak yolumuzda kararlılıkla ilerledik. Milletimizin desteğini bir kez alarak 20 yılda attığımız temellerin üzerinde evlatlarımıza layık büyük ve güçlü Türkiye'nin inşasını önemli ölçüde tamamlayacağız. Buna var mıyız? Öyleyse durmak yola devam.
Toplumların önünü birkaç asırda bir gelecek bu fırsatı değerlendirerek milletimize ‘Türkiye Yüzyılı'nı armağan etmek için var gücümüzle çalışacak, çabalayacak, mücadele edeceğiz. Milli iradenin meclisteki temsilcileri olarak sizler de bu büyük zafere yapacağınız katkı ile isimlerinizi tarihe yazdıracaksınız. Asıl olan budur. Gerisi laf-ı güzaftır” dedi.
“Gelişmiş ülkeler dahil tüm dünya kriz dalgaları ile boğuşurken biz hedeflerimize ulaştık, ulaşıyoruz”
Şehir ziyaretlerinde gördükleri coşku ve muhabbet iklimine sağdıkları katkılar için AK Partililere teşekkür eden Erdoğan, “Küresel krizlerin ülkemize olan yansımaları sebebiyle ortaya çıkan sıkıntıların yavaş yavaş hafiflediğini görüyoruz. Gelişmiş ülkeler dahil tüm dünya kriz dalgaları ile boğuşurken biz ısrarla Türkiye'nin yatırım, istihdam, üretim, ihracat, cari fazla yolu ile büyüme noktasındaki hedeflerimize ulaştık, ulaşıyoruz.
Bu kararımızın ne kadar doğru olduğu her geçen gün daha iyi anlaşılıyor. Ekonomi programındaki tercihimiz sebebiyle bizi kıyasıya eleştirenler bile artık söylemlerini değiştirmeye, yumuşatmaya, hatta kimileri hakkımızı teslim etmeye başladı” dedi.
“Önümüzdeki aylarda enflasyonun adeta tepetaklak aşağı ineceğine beraberce şahit olacağız”
Erdoğan, yüksek enflasyonun ve hayat pahalılığının maliyet artışları dışındaki fırsatçılığa ve psikolojik saiklere (sebeplere) dayalı sebeplerini ortadan kaldırmak için yoğun çaba harcadıklarını belirterek, “Yılbaşından itibaren işçi, memur, emekli maaşlarına yapılacak artışların fırsatçıların aç gözlülüğü sebebiyle kısa sürede eriyip gitmesine rıza gösteremeyiz.
Artık hep birlikte önceliği milletçe ortak geleceğimize vermek mecburiyetindeyiz. Ülkemizin hedeflerine ulaşmasının önünde enflasyonu hızla belirlediğimiz seviyelere düşürme dışında bir engel kalmamıştır. Önümüzdeki aylarda enflasyonun adeta tepetaklak aşağı ineceğine beraberce şahit olacağız” dedi.
“Yılı 2023'ü hayat pahalılığı belasından kurtuluşumuzun dönüm noktası haline getirelim istiyoruz”
Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
“Cumhuriyetimizin 100. yılı 2023'ü diğer sevinçler yanında hayat pahalılığı belasından kurtuluşumuzun da dönüm noktası haline getirelim istiyoruz. Bunu da ancak işvereni ile çalışanı ile esnafı ile üreticisi ve tüketicisi ile 85 milyon hep birlikte göstereceğimiz dirayetli, sabırlı vakarlı duruşla yapabiliriz.”
“Milletimiz en güzel cevabı sahada verecektir”
“Bir olarak, iri olarak, diri olarak, kardeş olarak, hep birlikte Türkiye olarak, ülkemizi dünyada hak ettiği seviyeye çıkarmanın eşiğine geldik” diyen Erdoğan, “Geçmişte darbelerle vesayetle terörle nice kirli oyunlarla milletçe hep ertelemek zorunda kaldığımız hayallerimizle aramıza bu defa kimseyi sokmayacağız. Bir edebiyatçımızın dediği gibi: Bilmek yetmez, bilgimizi kullanmalıyız.
Söylemek yetmez, yapmalıyız. Ülkemizin son bir asırlık tarihindeki bu inkarı mümkün olmayan gerçeklerden hareketle üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirme vebalinden hiçbirimiz kaçamayız. Milletimiz, gerçekten geçmişte defalarca seyrettiği bir filmin sanki hiç olmamış, hiç yaşanmamış gibi yeniden karşımıza çıkaranlara en güzel cevabı sahada verecektir” dedi.
“Herkesin birbirinin arkasından iş çevirdiği garip masaya (altılı masa) bu millet geleceğini teslim etmez”
Altılı masayı hedef alan Erdoğan, “Bu ülkenin her bir ferdi, bize ve müktesebatı söylemi, duruşu, önündeki arkasında ortakları ile altılı masa denilen yıkık dökük yapıya baktığında geleceği için kime güvenebileceğini gayet iyi bilir.
Daha ‘Bismillah' demeden altı kafadan altı ayrı sesin çıktığı, herkesin birbirinin arkasından iş çevirdiği, kimsenin kimseye itimadının olmadığı, kavganın gürültünün, kumpasın ayyuka yükseldiği bir garip masaya bu millet geleceğini teslim etmez” diye konuştu.
“Bay Kemal oğluna sahip çık, o kendisine başka ebeveynler arama peşinde”
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na YSK üyelerine hakaret ettiği gerekçesiyle 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası ve siyasi yasak kararı verilmesine değinen Erdoğan, “Geçtiğimiz hafta hakimlere hakaret iddiası ile yani siyasi duruşuyla değil bireysel eylemi sebebiyle ceza alan bir şahıs (İBB Başkanı Erkem İmamoğlu) hakkında sergilenen tuhaf tavırlar bile tek başına masa efradının perişanlığını göstermeye yeterlidir.
Yasak kararını akıl almaz bir sevinçle kucaklaşarak, çak yaparak, bayram havası ile kutlayanları mı ararsınız, bu konuda yapılan mitingi sosyal medyadan duyduğunu söyleyen genel başkanlar mı ararsınız, daha bitmemiş bir yargı kararı üzerinden siyasi mühendislik hesapları yapanlar mı ararsınız, yine hakimlere hakaret gibi bireysel bir suç ile ilgili yargılamayı ülkemizin siyasetini yönlendirmek için kullanan yabancılar mı ararsınız? Maşallah tekmili birden ortaya döküldü.
CHP'nin başındaki zat, birbirlerinin neredeyse gözünü oyma derecesine gelen şahısla ilgili çıkmış ne diyor? 'Biz baba-oğlu gibiyiz.' Bunları duyunca doğrusu biz de içimizden 'Bay Kemal oğluna sahip çık, o kendisine başka ebeveynler arama peşinde' demeden duramadık. Şaka bir yana altılı masanın da yanında yöresinde kendine yol açmak için dolananların da ne yaptıkları, ne dedikleri, nereye gittikleri, hangi oyunu çevirdikleri bizi ilgilendirmiyor. Biz, kendi işimize bakacağız. Bizim işimiz var ya. Yapmamız gereken daha çok şeyler var” ifadelerini kullandı.
“85 bin kişi Mardin'de bizlerle hemhal oldu”
Cumartesi günü Erzurum'da olacağı bilgisini veren Erdoğan, “Dadaşlar diyarındayız cumartesi günü. İnşallah cumartesi günü Erzurum'da on binlerle kucaklaşacağız. İşte Mardin'i gördünüz. 85 bin kişi Mardin'de bizlerle hemhal oldu. Gençlerle aynı şekilde. Milletimize ne söz verdiysek hepsini birer birer yerine getirmeyi sürdüreceğiz” diye konuştu.
“Yarın Asgari Ücret Komisyonu, bakanımla bugün görüşmelerini yapmak suretiyle açıklayıp yoluna koyacak”
Son dönemde ek göstergeden sözleşmelilerin kadroya alınmasına kadar pek çok beklentiyi gündemden çıkardıklarını aktaran Erdoğan, “Asgari ücrettin emeklilik düzenlemesine kadar gündemimizdeki diğer başlıkları da kısa sürede hal yoluna koyacağız.
Büyük ihtimalle yarın Asgari Ücret Komisyonu da bakanımla bugün görüşmelerini yapmak suretiyle açıklayıp, onu da yoluna koymuş olacağız. Aynı şekilde süreci devam eden konuları da sonuçlandıracak adımları atmaya devam edeceğiz” dedi.
“İşlerin parti toplantılarında kürsü yumruklamakla, gece yarısı videolar yayınlamakla olmayacağına hep beraber şahitlik edeceğiz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP'nin gündeme getirdiği başörtüsü ile ilgili teklifin Türkiye'nin bu temel hak konusunda benzer tartışmaların içine düşmemesi için Anayasa hükme haline dönüştürüldüğünü kaydederek, “Ayrıca bu teklife aile yapımızı, küresel sapkın akımların saldırılarından korumaya yönelik bir madde de ekledik. Küçük yaşta evlendirildiği iddia edilen bir evladımızın trajedisi üzerinden milletimizin inancına saldıranların, aile kurumunun korunması konusundaki samimiyetini bu vesileyle tartma imkanı bulacağız.
Önümüzdeki dönemde çocuklarımızı, gençlerimizi ve aile yapımızı karşı karşıya bulunduğumuz güncel tehditlerden korumak için atacağımız ilave adımlarda da kimin nasıl pozisyon alacağını yakından izleyeceğiz. Anayasa teklifimizin komisyon ve genel kurul aşamalarındaki tartışmalar, tüm partilerin demokrasi, hak ve özgürlükler konusundaki samimiyetini gösteren bir turnusol kağıdı işlevi de görecektir.
Bu işin öyle parti toplantılarında kürsü yumruklamakla gece yarısı videolar yayınlamakla olmayacağına, gerçek niyetin ve tutumun böyle durumlarda ortaya çıkacağına hep beraber şahitlik edeceğiz” ifadelerine yer verdi.
“Yatırımcı yatırım yapsın, iki de bir ağlamasın”
Merkez Bankası'nın faiz oranlarını yüzde 9'a indirdiğini hatırlatan Erdoğan, yatırım, istihdam, üretim, cari fazla arasındaki ilişkiyi anlatarak, şunları söyledi:
“Niye yüzde 9? Burası önemli. Biz istiyoruz ki yatırımcı yatırım yapsın. İki de bir ağlamasın. Faizler yüksek demesin. Buyur işte. Bak yüzde 9. Hadi, yatırım yap. İşsizlik deniliyor. Yatırımdan sonra ne geliyor? İstihdam. Hadi bakalım istihdam. Ondan sonra ne geliyor? Üretim. Ondan sonra ne geliyor? İhracat. Ondan sonra ne geliyor? Cari fazla yoluyla büyüme.
Türkiye yıl sonu itibarıyla 4-5 gibi bir büyüme oranı ile bu yılı kapatacak. Ülkemizin uzunca bir süre vaktini ve enerjisini heba eden bir kısır döngünün kırılmasını beraberinde getirmiştir. Kamu bankalarımızla bu gelişmeyi fiiliyata geçirerek kendi öncelikli sorumluluk alanları çerçevesinde esnaflarımızı sanatkarlarımızı KOBİ'lerimizi çiftçilerimizi desteklemeyi sürdürüyoruz.
Bugün İzmir'de İktisat Kongresi var. İktisat Kongresi büyük iş adamları grubuyla devam ediyor. Ardından Vakıfbank Çıpa Destek Paketi Kredisi ile KOBİ'lere 29 milyar liraya, ihracatçılara ise 2,3 milyar liraya yakın kredi kullandırmıştır. Halkbank halihazırda 1,2 milyon esnafımıza 119 milyar lira kredi bakiyesine sahiptir. Yeni esnaf destek paketi ile 115 bin esnafımıza 37 milyar lira kredi kullandırılmıştır. Ziraat Bankası'nın çiftçilerimize sağladığı kredi miktarı ne biliyor musunuz? 221 milyar lirayı geçmiştir. ‘Çiftçiye hiçbir şey verilmedi' diyorlar.
Bay Kemal yalan söyleme. Yanındakiler de. Yalandan başka sermayeleri yok. Ben resmi rakamlarla konuşuyorum. Yaklaşık 600 bin çiftçimizin kullandığı 56 milyar liralık kredinin faizinin tamamı devlet tarafından ödenmektedir. Her kesimden işletmemize, yatırımcımıza, üreticimize, girişimcimize verdiğimiz bu desteklerin 2023 yılında da sürdüreceğiz. Tek isteğimiz, büyük fedakarlıklarla verdiğimiz bu kredilerin üretim, istihdam, ihracat için kullanılmasıdır.
Bu krediyi alıp da bir başka yere faizle yatırmayı biz bu milletin bir hakkı olarak görüyoruz ve bunu helal etmeyiz. Kovalıyoruz. Bir kez daha ifade ediyorum. Yatırımcının başımızın üzerinde yeri var. Üreten, katma değer ortaya koyan herkesin başımızın üstünde yeri var. İstihdam sağlayan, istihdamı artıran her gayretin başımızın üstünde yeri var. İhracata artırmaya dönük her adımın başımızın üzerinde yeri var. Bunların kredi ile teşvik ile hibe ile desteklemek boynumuzun borcudur. Ama bankadan devletin fedakarlığı ile aldığı ucuz maliyetli krediyi amacı dışında kullananlara bu ülkeye verdikleri zararı yanlarına kar da bırakmayız bunu bilmeleri lazım.”
“Türkiye teknolojide artık takip eden değil, takip edilen bir ülke konumuna geldiğini ispat etmiştir”
20 yılda Türkiye'ye en büyük kazanımları sağladıkları alanlardan biri olan savunma sanayiinde neredeyse her gün yeni bir müjdenin haberini aldıklarını dile getiren Erdoğan, “Geçtiğimiz günlerde sadece ülkemiz değil, dünya çapında önemli bir proje olan insansız muharip savaş uçağımız Kızılelma ilk uçuşunu başarıyla 5 saat havada kalarak gerçekleştirdi.
Bakıyorum da enteresan şekilde birileri bu projeye sahip çıkmaya başladı. AK Parti iktidarları döneminde İHA'nın, SİHA'nın, Akıncı'nın, Kızılelma'nın önü kesilmiş. Elinize dilinize dursun ya. Nasıl oluyor da biz ön kesiyoruz. Bizden öncekiler ne yazık ki hep ön kestiler. Bu proje ile Türkiye teknolojide artık takip eden değil, takip edilen bir ülke konumuna geldiğini ispat etmiştir. Tabii ülkemiz bu noktaya kolay gelmemiştir” ifadelerine yer verdi.
“Kendilerinden yakında Karadeniz'de çıkardığımız gazı havaya salacaklarını bekleyebiliriz”
Kapısına kilit vurulan uçak fabrikasından dünyanın ilk insansız savaş uçağı olarak nitelendirilebilecek Kızılelma'ya uçuşunun görüldüğü günlere geldiklerini belirten Erdoğan, “Nereden nereye? İnşallah çok daha iyisini de göreceğimiz günler bizi bekliyor.
Bu vesileyle insani yardım malzemesi götürdükleri Ukrayna'da savaşın başlaması ile mahsur kalan 2A400M askeri nakliye uçağımızın sağ salim dün akşam itibarıyla Kayseri'deki üslerine dönmesinden memnuniyet duyduğumuzu belirtmek istiyorum. Uçaklarımızın ülkemize dönmesinde yardımı ve katkısı olan Ukrayna ve Rusya makamları ile seyir hattı üzerindeki dost ülkelere teşekkür ediyorum.
Hiç şüphesiz 2023 savunma sanayii projelerimiz bakımından çok bereketli bir yıl olacak. Teker teker sayması uzun vakit alacağı için sadece 2023'te her biri ayrı öneme sahip 25 ayrı savunma sanayii projemizi fiilen uygulamaya alacağımızı söylemekle yetineyim. Nitekim dün savunma sanayii diğer adıyla SESRİC toplantısını yaptık. Bu toplantıda bütün şu an itibarıyla araç-gereç mühimmat alanlarında havada, karada, denizde neleri yapıyoruz, neleri yapacağız bunların kararlarını aldık.
Biz bu projelerde mesafe kat ettikçe içerde ve dışarda birilerinin rahatsızlığı artıyor. Hadi dışardakileri anladık. Çünkü attığımızda her adımla bizimle ilgili asırlık planları bozuluyor. Peki, içerde birileri bunlardan niye rahatsız oluyorlar? Çünkü onların da foyaları meydana çıkıyor.
Tarihleri sadece hak ve özgürlük ihlalleri ile değil, aynı zamanda ülkemizin kalkınmasına gelişmesine büyümesine vurdukları darbelerle dolu olanlar bu gelişmeleri yürükleri daralarak izliyor. Gerçi iktidara gelirlerse yaptığımız barajları, köprüleri, tünelleri, şehir hastanelerini yıkacaklarını söyleyecek kadar izanlarını kaybedenlerden başka nasıl bir tavır beklenir.
Kendilerinden yakında Karadeniz'de çıkardığımız gazı havaya salacakları, açtığımız petrol kuyularına beton döküp kapatacakları, uçurduğumuz İHA'ların kanatlarını kıracaklarını, sınırlarımız boyunca kurduğumuz güvenlik hatlarını yaracakları gibi performanslar bekleyebiliriz. Hatırlarsanız bunlar Libya ile yaptığımız anlaşmalara, Akdeniz'deki sondajlarımıza, Kıbrıs'ta kullanıma açtığımız yerlere, Karabağ'da kardeşlerimize verdiğimiz desteğe de karşı çıkmışlardı. Hele ana muhalefetin başındaki adamın yanındaki zat, edep dışı açıklamaları ile Karabağ'a yönelik düşünemeyeceğimiz ifadeler kullanmıştı. Bugüne kadar artık o kadarı olmaz dediğimiz ne varsa yaptıkları için kendileri ile ilgili şaşırma duygumuzu kaybettik. Her türlü şeyi söyleyebilirler, yapabilirler.
Neyse ki bu ara birbirleri ile uğraşmaktan, didişmekten memleketin milli projelerine sataşmaya fırsat bulamıyorlar. Rabbim bunlara hiçbir zaman o fırsatı vermez” ifadelerine yer verdi.