Karabağ'daki Ermenilerin artık Azerbaycan'a ait oldukları gerçeğini görme zamanı gelmiştir
AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, 'Karabağ bölgesinde yaşayan Ermenilerin artık kendilerinin Ermenistan'a değil Azerbaycan'a ait oldukları gerçeğini görme zamanı gelmiştir' dedi.
AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, “Karabağ bölgesinde yaşayan Ermenilerin artık kendilerinin Ermenistan'a değil Azerbaycan'a ait oldukları gerçeğini görme zamanı gelmiştir” dedi.
Azerbaycan'ın Şuşa şehrinde Türkiye ile Azerbaycan arasındaki ilişkileri müttefiklik seviyesine çıkaran Şuşa Beyannamesi'nin ikinci yıl dönümü dolayısıyla "Azerbaycan-Türkiye Stratejik Müttefiklik İlişkileri: Kurtuluştan Zafere" başlıklı uluslararası konferans düzenlendi. Konferansa AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, AK Parti Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkanvekili Efkan Ala, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan, Türkiye-Azerbaycan Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı Şamil Ayrım ve Türkiye'nin Bakü Büyükelçisi Cahit Bağcı da katıldı. Konferansta Azerbaycan tarafından ise Yeni Azerbaycan Partisi Genel Başkan Vekili ve Merkez Yürütme Kurulu Başkanı Tahir Budagov, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Şuşa Özel Temsilcisi Aydın Kerimov, Azerbaycan Enerji Bakan Yardımcısı Samir Veliyev yer aldı.
“Beyannamenin asıl amacı Kafkaslar'da barışı kalıcı hale getirmek”
Konferanstan sonra gazetecilere açıklamalarda bulunan AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, Şuşa Beyannamesi'nin ikinci yıldönümü olduğunu belirterek, “İşgalden kurtarılmış Şuşa'dayız. Bu beyannamede kararlaştırılan konuların kapsamlı değerlendirildiği bir konferans düzenleniyor. Bu konferansta birbirinden değerli akademisyenler, siyasetçiler görüşlerini ifade ediyorlar. Şuşa Beyannamesi'nin asıl amacı bölgede, Kafkaslar'da barışı, huzuru kalıcı hale getirmek, Türkiye'yle Azerbaycan arasında dostluğu, kardeşliği bir adım daha ileriye taşıyarak stratejik ortaklık seviyesine getirmektir. Buna yönelik adımlar her iki ülkenin lideri tarafından atılmaktadır. Burada yeni Azerbaycan Partisi'ne, onun değerli genel başkan vekiline, Tahir Budagov kardeşimize teşekkür ediyoruz. Bu etkinlik dolayısıyla bizi davet etti. AK Parti ve Yeni Azerbaycan Partisi geçtiğimiz yıl yaptıkları anlaşmaya göre ilişkilerini günden güne geliştiriyorlar. Bunu biz asrın felaketi Kahramanmaraş depreminde gördük ve kısa süre önce geçirdiğimiz seçimlerde aynı dayanışmayı, aynı yardımlaşmayı yaşadık” dedi.
“Zengezur Koridoru bir an önce açılmalı”
Ermenistan'ın artık normalleşme sürecine girmesi gerektiğini ifade eden Yıldırım, “Aksi halde bugün yaşanan Laçın'daki olaydan da gördüğümüz gibi eğer huzura, barışa kurşun sıkma yönünde gayretler devam ederse bunun en büyük kaybedeni Ermenistan olur. Bu şüphesiz ortadadır. O bakımdan 10 Kasım 2020'de imzalanan üçlü protokole uygun olarak nasıl Azerbaycan Laçın Koridoru'nu açıp Karabağ'daki Ermenilerin ulaşımını, iletişimini imkan dahilinde yaptıysa, aynı şekilde yine o protokolde öngörülen Zengezur Koridoru'nun da bir an önce açılması, Nahçıvan'ın Azerbaycan'la, Türkiye'nin Azerbaycan'la karayolu bağlantısının gerçekleşmesi sağlanmalıdır. Bu yollar elbette ki refahı arttıran yollardır, kardeşliği arttıran yollardır. Bu konuda Karabağ bölgesinde yaşayan Ermenilerin artık kendilerinin Ermenistan'a değil Azerbaycan'a ait oldukları gerçeğini görme zamanı gelmiştir. Bunlar Azerbaycan topraklarındadır. Karabağ, Azerbaycan'dır. Dolayısıyla bu topraklarda da Azerbaycan kanunları geçerlidir ve buradaki silahlı illegal grupların silahlarını bir an önce terk etmeleri, kendileri için o bölgede yaşayan sivillerin geleceği, huzuru için önemlidir. Bu konu bu anlaşmanın da bir gereği olarak açık bir şekilde ortadadır” şeklinde konuştu.
"Bölgenin huzura, kalkınmaya, refaha ihtiyacı var"
Ermenistan askerlerinin Laçın'daki Azerbaycan askerlerine ateş açması sonucu yaralanan askere geçmiş olsun dileklerini ileten Yıldırım, “Bu ve buna benzer olayların bir daha tekrar etmemesini özellikle umuyoruz, bekliyoruz. Çünkü bölgenin huzura, kalkınmaya, refaha ihtiyacı var. Çatışmadan kimse bir şey kazanmaz. Bunu geçmişte yaşadık. Acı tecrübelerimiz hala tazedir. Türkiye-Azerbaycan kardeşliği adım adım bir millet, iki devlet ilişkisi çerçevesinde tam bir entegrasyona doğru evrilmektedir. Bunu görmekten de büyük mutluluk duyuyoruz” diye konuştu.